Jean Calvin'in babasi Noyan kentinin ileri gelen varlıklı burjuvalarındandı; 1523 de Paris'e giderek College de la Marcge ve College de Montaigu'de okudu..Daha sonra Orleans Üniversitesinde Hukuk okudu.1531'de Paris'e dönerek saraya dönerek hümanistler ile beraber çalıştı ve çağın humanist geleneğine uyarak Roma Tarihi ile ilgilendi; Seneca'nın De Clementia ( Bağışlama üzerine ) adli kitabı üzerine bir inceleme yayınladı ( 1532 )...Jean Calvin bu ilk eserinde ilginç bir tez geliştirdi.Calvin'e göre bir önermenin doğruluğunu temel ölçütü açıklık ve yalımlığı kadar insanları harekete geçirebilme gücü idi..Jean Calvin Epistemoloji'nin hakikat problemine yüzyıllar önce sofistlerin getirdiği ' yararlılık' ölçütüne yakın bir ölçüt getiriyor..'Insanları harekete geçirebilme gücü' Bu çalışmasından sonra Protestan oldu..
Paris'te protestanlar üzerinden baskı artınca Calvin isviçreye gitti..Basel'e yerleşerek adını değiştirdi; Martianus Lucanius adını aldı.Calvin,Basel'de ilahiyat çalıştı. Zwingli ile Luther gibi reformistlerin eserlerini inceledi.1536 da temel eseri olan 'Christiane religionis institutio ' ( Hristiyan Dininin Bağlayıcı ilkeleri ) yayınlandı.Kitap protestanlığı yasaklayan Fransa kralı I .Francois'a karşı reformist görüşleri savunuyordu.. 1541 de Basel'de kitabın Fransızcasını yayınladı.Bu Fransızca Metin düz yazı türünde bir tartışma kitabı olarak Fransız dilinin en büyük eserlerinden biridir..Fransız düz yazısını gerek problemin ele alınısı ve işlenişi açısından gerekse uslubu yönünden etkilemiştir.1559 da kitabı daha kapsamlı bir biçimde ( ilk baskısının dört katı büyüklüğünde bir hacem ulaşmıştı ) Cenevre'de Latince olarak yayınlandı..
Calvin'in bu ünlü eseri Luterci Reformizm'in yanında Katolik kilisesinden yeni bir kopuşun ,yeni bir yolun sistemini veriyordu... Calvin kitbaında insanın günahtan arınabilmesi için,kilise babalarının yüzyıllar içerisinde oluşturdukları karmaşık ve sayısız yasaklardan ,törenlerden kurulu şeriatı değil ,yanlızca imanın yeterli olacagını öngörüyordu...Inanc ve Hristiyanlık için tek kaynagın Incıl olduğu konusunda Luther ,Zwingli ve Hus'la aynı düşünceyi paylaşıyordu.Komünyon ayini konusunda ise Lutherle Zwingli arasında belirsiz ve bulanık bir ortayol izliyordu..Lutehr Substance dönüşümü kabul eder Zwingli yadsırken,Calvin hristiyanların komünyon ayini sırasında Kutsal Ruh aracılığı ile Isa'nın varlığını paylaştıklarını ileri sürüyordu..Kutsal resimler,ikonlar,çarmıha geriliş Isa kabartmalarını dinsizlik olarak görüyor,müzik eşliğinden duayı ve ayini ise onaylıyordu..Kilisenin resmi ideolojisinden ve diğer reformistlerden ayrıldığı en belirgin yan ' ikili kader ' öğretisi idi...Cal vin' göre kulların kaderi başlangıçtan beri Tanrı tarafından belirlenmiştir.Kurtuluş için gerekli olan iman'dır..Kilisenin şerati insanı kurtaramaz.Kimin imanlı kimin imansız olacagi ise yaratılışın ilik gününde belirlenmiştir..bu konuda ne kulun ne de kilisenin yapacağı bir şey yoktur.Calvin'in bu görüşüne göre Kilise fonksiyonlarının tamamına yakını yitiriyor gereksiz bir kurum oluyordu...
Calvin'e göre kimin Tanrı'nın kayrısına kavuşucagi kimin sonsuz cezaya çarptırılacagi Tanrı tarafından yaradılışın ilk anından belirlenmiştir.Calvin bu görüşü ile Rönesans humanizmin insna özgürlüğü anlayışınıda ters düşüyordu 'Insan teki'nin özgür olabilme ,bireyleşebilme olanaği eliniden alınıyor,Tanrı Iradesinin determinasyonuna sonuna degin bağlı ' bir sey 'oluyordu...
Bu durumda özgürlüğün ve erdemlerin hiç bir anlamı kalmıyordu..Bu yaklaşım yalnız hümanist felsefeler açısından değil aynı zaman da kilise açısından son derece sakıncalı idi; çünkü tanrı Kötülüğün kaynağı olarakta kabul ediliyordu.Şeytanı devre dışı bırakarak kötülüğün kaynağinda tanrıya baglamak kilise ıcın br kabustur
III yüzyılın sonlarında Kilise şeytanı keşfetti ,onu tüm tarih boyunca düşünü bile kuramadığı görkemli bir tahta oturtarak insanın tüm yapıp ettiklerinin temel belirleyeni kılarak,kendi Pavlusçu ideolojisi için gerekli varlık nedenlerini yarattı..Şeytan'da Kilisenin biricik varlık nedeni idi; Kilise onsuz var olamazdi..Şeytan,Teslis ( Baba,Ogul,Kutsal Ruh) gibi gnostisizmin kiliseye armağını idi.Kilise ondan vazgeçemezdi,Şeytanı açıkca yok saymak,şeytanın müridi olmakla,heretik olmakla suçlanmak ve canli canlı yakılmak için yeterli idi...Ama ne varki Jan Hus'dan sonra çok zaman geçmişti ve tarihin gizemli eli Kiliseye bin yıl düşünce bilemeyecegi sıcak ve kanlı bir sey hazırlıyordu...
Calvin bir kuramcıdan çok bir eylem adamı,bir devrimci idi.. Düşlediği toplumsal düzeni kurabilmek için Fransa ve Isvicrede geziler yaptı,güçlü senyörler ve aydınlarla toplantılar duzenledi,Kilisesinin insan dogasına aykırı yapısının yaygın bir biçinde tartışılmasnı sagladı...1536 tarihinde Cenevreye geldi ve tarihin olaganüstü bir surprizi ile karşılaştı..Cenevre kenti burjuvaları katolik prens-piskoposu kovmuslardı,yeni bir kent meclisi kurarak Cenevrenin yönetimini ele geçirmişti...ama özellikle din ve eğitim konularında ne yapacaklarını bilmiyorlardı,bir porgramı yoktu..Bu Calvin gibi bir devrimci için bulunmaz bir fırsattı..Cenevre'de bulunan ünlü reformcu vaizlerden Guillaume Farel'le birlikte yeni kilisenin ve eğitim sisteminin kurumlaşması için çalışmaya başladılar..1538 de seçilen yeni meclis bu iki din adamının çalışmalarına kuşkuyla baktılar;ikisinide kentten kovdular
Cenevre'den kovulan Calvin,Strasbourgh'a gitt; Fransız göçmenlerin devam ettiği bir kilisesinin vaizi oldu,reformist düşüncelerini yayarak örgütlenmeye çalıştı..Reformistlerle katolikler arasındanki problemleri çözüp uzlasabilmeleri için 1539-1541 arasında Frankfurt,Hagenau,Worms ve Regensburhda düzenlene toplantılara katıldı.Bu toplantılardan katolilklere uzlasmanın olanaksız olduğunu görerek ayrıldı...1539-1541 toplantıları uzlaşma,birleşme yerine düşmanlıkların pekişmesi ve tam bir kopuş getirdi..Calvin'de öteki reformcuların yolunu izledi,Din adamlaın için konulan evlenme yasağını çiğneyerek Idalette de Bure ile evlendi (1540)
Cenevre Burjuvasizi problemlerle başa çıkamayınca üç yıl kovdukları Calvine geniş yetkiler vererek ve büyük paralar ödeyerek yeniden çağırdılar ( 1541).Calvin kent meclisinin desteği ile reformlarını gerçekleştirmek için bütün gücü ile çalıştı.1559 da Calvin reformlarının yaşama geçirilmesinde gereksinim duyulan elemanların yetiştirilmesi için Cenevre Akademisini kurdu Bu Akademi daha sonra Cenevre Üniversitesine dönüştü.. 1561 de Kent meclisi Calvin'in kilisenin tüm yapısını ve hiyerarşini yeniden kurma yönergelerini onayladı...
1553'de iki katolik papza Calvin'in tezlerini yerdiler.Hristiyanlıga aykırı olduğunu ileri sürdüler.Bu iki papza Jerome Bolsec ve Miguel Serveto reformistlerin katılımcılık,özgürlük ve saydamlik ilkelerine ve verdikleri güvencelere güvenerek Calvin le görüşüp tezlerini tartışmak için Cenevre'ye geldiler..Calvin kendisibe karşı gelen ,eleştiriler yönelten Miguel Serveto'yu tutuklattı..( 1553 ).Serveto protestan mahkemesinde yargılandı ve Cenevre'de protestanların seyir için toplandığı bir meydanın ortasında yakıldı..Bu kez yakılan katolik papaz yakan protestantı.Jerome Bolsec yapılan işkenceler sonucu mahkemenin tüm isteklerine evet dedi ve kovuldu..
Calvin için bir önerme halkı harekete geçirebildiği ölçüde dogrudur.Calvin bu kuramının doğruluğunu tüm yaşamı boyunca yapıp ettikleri ile sınadı.. Burjuvazinin ve modern kapitalizmin gelismesinde Calvin'nin Orta Avrupa'da gerçekleştirdiği radikal yapı değişikliklerinin etkisi büyük olmustur.. Calvin'in yaygın etkisi kendi sağlığında Fransa'da görüldü;Calvinci ile ulusak sinod Pariste Katolik Fransa kralının gözleri önünde toplanarak ilk ulusak itikatname ile Calvinci Kilisenin yönerglerini kabul etti ( 1559 ).Navarre Kralı Antoine de Bourbon ,Kralice Jeanne d'Albert Calvin'in reformist görüşlerini benimsediler,Chatillon Coligny kardeslerde,Bourbonlar gibi Calvinizmi benimsediler,...Avrupanın ili güclu ailesinin destegi protestan hareketine ve Calvisme destek verdi

No comments:
Post a Comment