1590 ların askeri yenilgileri yönetim konusunu kamumun dikkatine getiren Akhisari; Erdel ( Transilvanya ) ve Eflaktaki ( Wallachia ) yüksek rütbeli subayların isyanı 1596 yılunda Akhisariyi ( 1544-1616 ) o kadar şoke etmiştirki,yönetim reformu üzerine kısa ve keskin bir kitap yazmak için Allah'ın isteği üzerine kadılık görevini bırakmıştır.Kitab ı Usulu'l hiken fii nizami'l alem'de eski islam alimlerinden ve bilge ve büyük insanların kitaplarından yani fıkıh ve felsefe geleneklerinden yararlandığını söylemektedir.Akhisarinin kariyeri Mustafa Alininkinin tam tersidir;ancak aldığı eğitim ile verdiği mesaj farklı değildir.Akhisari Avusturyanın disiplin ve silah alanında gösterdiği gelişme ile Osmanlıların disiplisizliğini ve eğitimsizliğini karşılaştırır.Bozulmanın nedenlerini adaletin uygulamasında ihmalkarlık,ehil olmayan memurların atanması,rüşvet ve irtikap ( ahlaki yozlaşma ,rüşvetçilik ) olarak tanımlar.
Akhisari gerileme ve reform ekolünün toplumu mesleklere göre dört sınıfa ayıran o eski görüşü gündeme getiren ilk yazarıydı.Akhisari bunun Allah'ın bir emri olduğunu söyler.Bu dört sınıf şunlardır.
1.Seyfiye :Padişah,vezirler,valiler,komutanlar,askerler
2-Kalemmiye :Ulema ile görevleri din ve bilim üzerine kitaplar yazmak ,şeriatı öğrenmek ve padişahı ve insanları iyiyiye götürecek öğütler vermek olan din alimleri
3-sığır,tahıl ve meyve yetiştiren,şarap yapan Hristiyan ve Müslüman çiftçiler,onların işleri bütün işleri en gereklisidir.
4-Zanaatkarlar ve tüccarlar bunlarım işleri som derece çeşitlidir.
Geleneksel sırama şeklindeydi.Akhisarinin askerleri ve çiftçileri yüreklendirmek istemiş olması mümkündür.Hristiyanları bir sınıfa dahil etmede ve şarapçılığı normal olarak kabul etmede ilktir.Bu sınıflar dünya düzeninin temelidir.
Herkes ait olduğu sınıfta kalmalıdır;çiftçileri ve zanaatkarları orduya almak,son zamanlarda Hırvatistanda ve Bosnada görüldüüğ gibi çok zararlıdır.Bu tarıma zarar verir ve fiyat artışlarına yol açar.Herkes bu sınıflardan birine dahil olmalıdır;çalışmak istemeyenler yararsızdır ve öldürülmeldiri Romayı büyük yapan budur...
Yönetimin temelleri adalet,nasihat ,silah ve dindarlıktır.Hem Peygamber ,hemde Ardeşir adaletin önceliğini vurgulamışlardır.P'eygamber '' adalet imparatorun elnden diniden daha büyük bir g
üçtür '' demiştir.Ardeşir,Iktidar çemberi öğretisini,yani toplumun bütün katmanlarının birbirlerin bağımlı olduğu öğretisini geliştirmiştir: '' Imparator askerleri sayesinde vardır;imparator sadece para ile asker besleyebilir;para sadece zengin ve gelişen bir kırsal kesim sadece adil ve iyi bir yönetimle mümkündür'
Akhisari nasihat konusunda şöyle der '' Tıpkı en iyi atın bile kamçılanmaya gereksinimi olduğu gibi,en soylu kadının bile kocasız hayatta kalamaycağo gibi,en akıllı insanında başkalarının tavsiyelerine gereksinimi vardır.Insanlar en yakındaki ve en uzaktaki şeyleri kendi gözleriyle görürler ama bir ayna olmadan kendilerini görmezler.'' Akhisari Hindu deyişlerinde bir alıntı yapar ve '' akıllı bir nsan savaşta bin sipahiye bedeldir '' özdeyişini vurgular.Dindarlı için yeni ortaya çıkan ve kahvehane denilen yerlerden kurtulmamz gerektiğini söylemiştir.
Akhisari buradna yola çıkarak imparatorun görevlerine ulaşmıştır.Imparator toplumu oluşturan dört sınıfa karşı iyi davranmalıdır.Adalet,imparatorun vezirlerini zekalarına ve deneyimlerine bakarak,ulemayıda dindarlıklarına ve doğruluklarına bakarak atamasını gerektirir.Dindarlığa gelince ,imparator uyruklarının hayranlığını en mükemmeli teşvik ederse ,zayıflara karşı merhametli olursa,yetimler yardım ederse ,düşmanları uzak tutarsa ve yolcuların yollarını güvenli kılarsa kazanır.
Akhisari kitabını,barış çağrısı yaptığı ve antlaşmalara uyulmasını istediği uluslararası ilişkiler konusuyla bitirir:' Barış isteyenlerle savaşmak çok büyük günahtır ' ve ' Allah antlaşmayı bozan halkı düşmanlarının egemenliği altına sokar '' ..Bu cihat ideolojisinde yapılan köklü bir değişikliktir;Osmanlı yönetimin bu görüşü kabul etmesi için bir yüzyıl geçmesi gerekmiştir.Akhisari Iran ve Islam fikirlerini birleştirmişti.Iran Islam yönetim görüşünden neler yapılması gerektiğini çıkarmıştır.
Yaklaşık 1600 ile 1630 yılları arasında yazından diğer yapıtlar bazı belli yasal ve idari reformları ele almışlardır.Bu yapıtlar gerilemenin nedenini kanunun uygulanmaması olarak belirlemişlerdir ve sahib i kanun Süleymanın döneminin güzel günlerine duydukları özlemi dike getirmişlerdir.Örneğin Ayn Ali efendi tımarlar ve ceza yasası ile ilgili kanunu özetlemiş ( 1609 ) ve yeniçeriler hakkında yazılar yazmıştır. '' Osmanlu hanedanın kolu kanadı 'olan yeniçeriler in uymak zorunda oldukları kuralları bir sisteme oturtmaya çalışmıştır.Orduya devşirmelerin yerine Türkle alma uygulamasını eleştirmektedir
Kaynakça :Siyasal Islam düşüncesi -Anthony Black - Dost yayınları
No comments:
Post a Comment