Osmanlı tarihçiliği,devletin kuruluşuna oranla,oldukça geç bir dönemde başlar,Osmanlı İmparatorluğunun tarih sahnesine çıktığı XIII.yy sonları ile XIV yy başlarına ilişkin bir Osmanlı tarihi yoktur.Osmanlı nın kuruluş dönemi hakkında yanlızca yabancı kaynaklar vardır.Bu yıllarda eserler veren Pakhymeres,Nikephoros ve Kantakuzenos gibi Bizans tarihçileriyle Ibn Battuta ,Ibn Said ve El Umari gibi Arap gezgin ve coğrafyacılarının kitaplarında,Osmanlı hakkında bilgi verir.
Ilk Osmanlı tarihi XV yy başlarında yazılmış olan ' Yahşi Fakih Menakibnamesi '' dir.Ancak bu eser bugün mevcut değildir.Yahşi fakih,Orhan Gazi'nin Imamı Ishak Fakhinin oğludur.Eserini yazarken kendi gördüklerinin yanı sıra,babasının şahit olduğu ve duyduğu hadiseleride kullanmış olabilir.
İlk devirlere ait önemli bilgiler veren bir tarih kaleme almış olan II Beyazid dönemi tarihçisi Aşıkpaşazade 1413 yılında,Gebze de hastalanır ve Yahşi Fakih'in evinde misafir olur.Burada Yahşi Fakih'in yazdığı kitabı görüp okuyarak,kendi tarihini yazarken bu bilgileri kullanır.
Bugün elimizde mevcut en erken Osmanlı Tarihi,Ahmedi'nin XV yy başlarında yazmış olduğu ' Iskendernamesi' dir
Iskendername'nin sadece 340 beyitinde Osmanlı tarihinde söz eder.
Ertuğrul Gazi den Yıldırım Beyazıd devri ortalarına kadar gelen ev Emir Süleyman'a sunulan eserin '' Dastan i Tevarih i Muluk Al i Osman ' adlı bölümü Osmanlı tarihi hakkında bazı bilgiler içerir.1390 da yazılan bu esere müellif daha sonra 1410 yılına ekleme yapmıştır.
İlk nüvesi II Murad'ın ilk yıllarında hazırlanmış olan popüler anonim tarihler de ilk dönem Osmanlı tarihinin önemli kaynaklarıdır.' Anonim Tevarih i Al i Osman ' diye adlandırılan bu tarihler ,Süleyman Şahın Anadoluya gelişi ile başlayığ değişik tarihlerde sonra ermektedirler.Osmanlı Imparatorluğunun ılk dönemini en iyi anlatan eserlerdir.
Ahmedi den sonra gelen ilk dönem Osmanlı Tarihi kaynaklarından biride Tarihi takvimlerdir.' Saray takvimleri ' diye de adlandırılan bu kısa metinli manzumeler,Hz Adem'den itibaren peygamberlerin
ve halifelerin kronoloik listeleriyle Selçuklu,Osmanlı ve Karamanlıların tarihlerine ait önemli olayları içerirler.
Bu Takvimlerde ayrıca kehanetler ve rüya tabirleri türünde bilgilerde bulunurdu.Altısı yayınlanmış bu takvimlerin çoğunluğu ,II Murad döneminde hazırlanıp Padişaha sunulmuştur.
Bu takvimlerde kısa bilgilerde yer alsa da,zaman zaman önemli noktalara değinilir.
Osmanlı Kroniklerinde ' Düzmece ' diye nitelenen Şehzade Mustafa'nın Yıldırım Beyazid'in gerçek o oğlu olduğu ifadesine de bu takvimlerde rastlanır.
Takvimlerde bir olayın geçtiği yıl değil,takvimin hazırlandığı yıldan ne kadar onca meydana geldiği belirtilir.
Bazı takvimler kimi yazarlar tarafından da ele alınıp biraz süslenerek tarih kitabı haline getirilmişlerdi.
Fatih Sultan Mehmed'İn hükümdarlık yılları Osmanlı tarihinin en önemli dönemi olmasına rağmen,tarihçilik bu yıllardada fazla gelişmemiştir.Bu dönemde yazılmış üç tarih eseri vardır.
Enverinin '' Düstürnamesi '' Şükrüllah bin Şehabeddin Ahmed'in ' Behçetü't Tevarih ' adlı Farsça tarihi ve Vezirazam Karamani Mehmet Paşa'nın '' Tevarih i Selatinü Sultaniye 'sidir
Osmanlı tarihine ilişkin ayrıntılı bilgi veren ilk eserler 15 yy in ikinci yarısında II Beyazıd döneminde yazılmıştır.
Osmanlı tarihinin ilk dönemleri en önemli bilgileri kapsayan ' Aşıkpasazade Tarihi ' de bu dönemde kaleme alınmıştır.
II.Beyazıd'in emriyle Türkçe bir tarih kaleme alan ve daha sonra bunu sürdürerek eserini,ilk 10 padişahın anlatıldığı 10 ciltlik bir tarih haline getiren Şeyhülislam İbn Kemal'in çalışması.Osmanlı tarihçiliğinde bir dönüm noktasıdır.İbn Kemal'in tarihiyle ,ilk dönem Osmanlı tarihçiliği ne önemli eserini vermiştir.
Yazar daha önce yazılmış tarihlerde olduğu gibş,tarihi birbirleriyle ilgisi olmayan bir olaylar dizisi olarak değil,birbirine bağlı bri hadiseler zinciri olarak ele alınır.
Ibn Kemal'in eseri Osman Gazi den Mohaç seferi sonrasına kadar olan süreyi içerir.Her padişaha bir defter yani bir cilt ayrılmıştır.Ancak Kemal Paşazadenin 10 defterden oluşan eserinin tamamı bugun elde değildir.
Osmanlı İmparatorluğuna ilişkin olarak ' resmi tarihçilik ' denilince akla Vakanüvislik gelir.Osmanlu resmi tarih yazıcılığı,vakanüvislik kurumunun XIII yy başlarında ortaya çıkmasından itibaren,Imparatorluk sonuna kadar sürecek devamlı bir devlet hizmeti haline gelir.
Ancak vakanüvislik ,Fatih zamanında ortaya çıkıp Kanuni devletinden itibaren devamlı bir memuriyet haline dönüştürecek XVII.başlarına kadar süren şehnameciliğin bir devamıdır.
Bu iki kurumun amaçları ve ortaya koydukları eserler arasında önemli farklar bulunsada ,şehnamecilik ve vakanüvislik ,resmi tarih yazıcılığının iki farklı dönemidir.Şehname yazıcılığı Fatih devrinde başlamıştır.
II.Beyazid döneminde resmi tarih yazıcılığı ilk ürünleri,Türkçe ve Farsça olarak,Idris i Bitlisi ve Ibn Kemal'in eserleriyle vermiştir.
Şehnamecilik,edebi tarihçiliktir ve bu tarz,Iran tarihçiliğinin ürünüdür.Bu tarihçiliğin ortaya çıkıp yaygınlaşmasında,Firdevsinin meşhur manzum destanı ' Şehname'sinin büyük rolü olmuştur.Süslü bir üslubu içerikten üstün tutan,olaylarda gerçeği aramak yerine,ahlaki değerleri ortaya koymayı amaçlayan ve yazarın içinde bulunduğu çevrenin görüşlerini aksettiren şehnamecilik,Müslüman hükümdarların saraylarında kabul görmüştür.
Şehnameler genellikle Farsça şiir olarak yazılmakta ve minyatürle süslenmektedir.Iran'da yazılmış Şehnamelerde hayal ürünü ve romantik tasvirler yer alırken.Osmanl şehnamelerindeki minyatürler savaşları törenleri yani gerçek hayatı yansıtmaktadır.
Fatih döneminde başarılı olamayan şehnamecilik Kanuni devrinde resmi bir kurum haline gelmiş ve XVIyy sonlarına kadar,Iran'dan gelen yazarlar bu görevi üstlenmişlerdir.
En meşhur Osmanlı şehnamecisi olan Seyyid Lokman bin Hüseyin el şuri el Urmevi,yaklaşık 27 yıl sürdürdüğü bu görevi sırasında Hünername,Şehname i Selim,Şehinşahname,Zafername gibi eserler kaleme almıştır.
Vakanüvis ' Vak ' a yaza anlamına gelir.Bu tarihçiliğin özelliği olayların arka arkaya,yıl yıl anlatımaktadır.
XVI yy da ' Vakanüvir ' unvanı,tarih yazıcıları için kullanılsa da bu görevin Divan ı Hümayun'a bağlı devamlı bir memuriyet olarak ortaya çıkması,Naima ile başlamış ve Raşid den sonra devamlılık kazanmıştır.İlk resmi vakanüvis olana Halepli Mustaf Naima göreve getirimiş ve 1593-1660 arası tarihini kaleme almıştır.
Son vakanüvis,Abdurrahman Şeref tir.Yazdığı tarih ,II Meşrutiyeti gerektiren nedenleri,31 Mart olayını ,II.Abdülhamitin tahttan inidirilmesini ve Sultan Reşad 'ın bir ayını kucaklar.
Osmanlı Imparatorluğun yetiştirdiği en büyük tarihçi Ahmed Cevdat Paşa'dır.Ilmiye sınıfına yükseldikten sonra,uzun yıllar çeşitli bakanlık ve valiliklerde bulunmuş,Mecelle'yi hazırlayarak Osmanlu hukukunun yenileşmesine damgasını vurmuştur
Aynı zamanda Osmanlı Imparatorluğunun yetiştirdiği en büyük resmi tarihçi olan Ahmet Cevdet Paşa 1855 de vakanüvisliğe getirilmiştir.Ancak Cevdet Paşa bu tayinden bir yıl önce,Encümen i Danişn kararıyla 1774-1826 arasının tarihini yazmaya memur edilmiştir.Cevdet Paşa,evrak ve tarihleri inceleyerek dönemin üst kademe devlet adamlarıdnan olayları dinleyerek ,çağdaş başka kaynaklarıda kullanarak '' Tarih i Cevdet '' adlı 12 ciltlik bir tarih yazmıştır.
Olayları yanlız tasvir etmemiş ,sebep sonuç ilişkilerine dikkat etmiştir.Eserinde Ibn Haldun'un tarih teorisini kullandığı gibi,önceki tarihçilerin perk yer vermediği Avrupa Tarihine yer vermiştir.
Ahmet Cevdet Paşa Vakanüvisliği döneminde 19 Şubat 1855-12 Ocak 1866 tarihleri arasında notlar da tutmuş ve vakanüvisliğinin sona ermesinden sonraki 7 yılı da içine alan ' Tezakir ' adını verdiği eserini kendinden sonraki Tarihçi Lütfi efendiye vermiştir.
Resmi tarih yazıcılığının yanı sıra bürokrasi ve ilmiye sınıfı kökenli birçok yazar da tarih alanında eserler vermişti.Bu şehrin,kalenin fethinin veya bir savaşın kazanılmasını anlatan eserler gazavatname ,zafernama,sefername denildiği gibi fetihname adıda verilir.
İlk örneklerine Arap edebiyatında rastlanılan gazavatnameler ise,daha çok gayrimüslimlere yapılan savaşları,anlatan eserlerdir.Genel olarak,gazanamelerde tek,gazavatnamelerde ise,bir den çok savaş veya akın anlatılır.Yavuz Sultan Selim ile birlikte ise,bir hükümdarın dönemini esas olarak yazılmış tarihler karşımızı çıkar.I.Selim'in ismine nispetle '' Selimname '' olarak anılan bu tarihler dönemin en önemli kaynaklarıdır.Kanuninin tahta geçmesinden sonra ' Süleynameler '' karşmızı çıkar.
Osmanlu tarihçiliği Iran menşeli edebi tarihçilik yerine ,klasik islam tarihçiliği ekolünde eser vermiştir.Osmanlı'dan önceki Islam dünyasında oluşan bu tarihcilik anlayışı,olaylarla ilgili kaynakların tespitine,rivayetlerin doğruluğunu bulmaya çalışır.Bu yönden de belirli bir yöntem geliştirmiştirBu tü tarihçilikte kullanılan dil,Iran tarihçiliğine oranla çok daha sadedir.
Şuna da vurgulamak gerekirki, Osmanlı tarihçiliği tarih felsefesi alanında önemli bir teori de geliştiren İbn Haldunun etkisinde kalmıştır
Tarihçiler,genellikle devlet ileri gelenlerinden birinin himayesinde olduklarından veya üst düzey birinin himayesini kazanmak istediklerinden,değerlendirmelerde, zaman zaman tarafgir olabilmişleridir..Bu yüzden,bir Osmanlı tarihi ,yazarı ve çevresiyle birlikte değerlendirilmelidir.
Osmanlı tarihçiliğinde anlatım yıllara göredir.Her yılın sonunda o yıl içinde ölen önemli kişilerin biyografilerşde verilir.
Kaynakça:Prof Dr Erhan Afyonlunun Popüler tarihteki yazısından alınmıştr Mayıs 2004
No comments:
Post a Comment