Thursday, August 9, 2018

OSMANLI TARIHINDEN SAYFALAR :DOĞUMLARI GIZLI TUTULAN ŞEHZADE ÇOCUKLARI

Osmanlı Şehzadeleri  başlangıçtan II.Selim'in cülusuna kadar 1566 ,saltanatın  yasa ve töreleri dahilinde özgür yaşadılar.Çocukları 13-14 yaşlarına kadar babalarının  yaşadığı saraylarda geçerdi.Bu yaşlarda  Amasya,Saruhan ,Kütahya ,Karaman gibi Anadolu eyaletlerine vali olarak atanır,maiyetlerine verilen tecrübeli bir devlet adamının ( lala) gözetiminde padişah oluncaya veya padişah olan kardeşleri tarafından katledilinceye kadar saraylarında bir harem dairesi bulunur,cariyelerinden çocuk sahibi olurlardı.
II.Selimden sonra bu düzende değilde uygulamada bir farklılık görüldü.Selimin büyük oğlu Murat geleceğin III.Murat'ı daha büyük babası Kanuni Sultan Süleymanın sağlığında Manisa Valiliğien atanmıştı.II Selimin Cülusundan sonra Muratın beşkardeşi muhtemelen yaşları pek uygun olmadığından vilayete çıkmamıştı..III Murat padişah olunca geleceğin III Mehmetini  büyük oğlunu 1583 de Manisaya gönderdi.Muratın 19 oğlu daha olmuştu,zamanla bunlardan dördünün  yaşı 13-15 civarına geldiği halde eyalete çıkarılmamıştı.

Bu durumda eyalete gönderilen ve veliathlık dönemini özgür geçiren son Osmanlı şehzadesi  III.Mehmet oluyordu.Bu Padişahın üç erkek evladı Mahmut,geleceğin I.Ahmeti ve I Mustafa manisada doğmuşlardı.III Mehmetin son saltanat yılı 1603 de büyük oğlu Mahmutun yaşı 16,ikinci oğlu Ahmetin yaşı 14 olduğu halde eyalete gönderilmediler.Üstelik bu şehzadelerden Mahmut,anormal babasının vehmini tahrik ettiğinden idam olunacaktı.

Bu tariihten sonra yaşam düzeni değiştirilen şehzadeler çağdaş batı saraylarında görülmemiş bir zulüm ve baskı altında Osmanlı sarayının Kafes adı verilen loş ce rutubetli bir dairesine kapatılarak mukadder sonlarına kadar yıllarını dolduracaklardı.Bazen kırk yılı bulan bu zindan hayatında şehzadelerin evlat sahibi olmaları yasaklanmıştı

Burada böyle bir açıklamaya gerek var.Kafesteki şehzadelerin en küçük yaştan itibaren bir kaç cariyesi bulunurdu ve bunlarla cinsel ilişki kurmalar yasaklanmış değildi.I.Mustafa ve Ibrahim gibi psikolojik sorunları olan padisahlar tahtan indirilerek bir odaya kapatıldıklaı zaman bile bir kaç bathsız cariyede onlarla zindan hayatını paylaşmaya mahkum edilirdi.

Ortaya şöyle bir soru ortaya çıkıyor.Bu yeni buluğa ermiş veya elliye merdiven dayamış şehzadeler,yanlarına verilen cariyelerle yatıp kalkacak,ama cariyeler çocuk doğurmayacaktı.Bu nasıl oluyordu ?

Bu konulara meraklı olan Batılı tarihçiler,İstanbuldaki elçilerden sızan haberlerle çeşitli yorumlar yapmışlardır.Gerçek şu ki tecrübeli hazinedar ustalar,kalfalar ve haremagağaları,tarafından yöneltilen Osmanlı hareminde,istenmeyen çocukları düşürtmek ve yok etmek yöntemleri vardı.Çocuk ya doğmadan yok ediliyor,şayet doğacak olursa bir rivayete göre göbeği kesilmeyerek ölüme terk olunuyordu.Batılı tarihçiler bu konuda daha ileri gidenler,Hammere göre ,III.Mehmet tahta çıkıp da 19 kardeşini öldürttüğü zaman,ikisi buluğa ermiş olan bu çocuklardan gebe kalmış yedi cariye denize atılmıştı.

Şehzadelerin çocuk yapma yasağı,III Mehmetin  Tanzimat sonrasında Abdülaziz'in cülusuna kadar 266 yıl sürdü.Bu dönemde çok nadir bir raslantı olarak yanlız iki şehzade den gebe kalan iki cariyenin kazasız belasız doğurdukları ve doğumları gizli tutularak saray dışında büyütülen bu iki çocuğun biri kızı,biri erkekti.Ancak Babalarını cülusundan sonra varlıklarının açıklandığını biliyoruz.

Bu çocuklardan birincisi I.Abdülhamitin ( 1725-1789 ) şehzadeliğinden dünyaya gelen ve saray dışında büyütülen kızı Dürrüşehvar'dır ki Istanbulda Ahretlik hanım diye meşhur olmuştur..

I.Abdülhamit babasının tahtdan indirilmesi üzerine altı yaşında kafese kapatılmış ve tam 43 yıl mahbus hayatı yaşamıştı.Topkapı sarayının arşivinin nadir belgelerinden sayılan aşk mektuplarına ve onbeşyıllık padişahlık döneminde  22 kez baba olmasına bakılırsa ruh ve beden bakımından kadına düşkündü  ve 43 yıllık mahpus hayatında ne yapmışsa yapmış,bir kız çocuğuna sahip olmuştu.Bu çocuğu doğuran cariyenin kimliğini nasıl güçlüklerle gebeliğini ve doğumunu gizlediğini ,çocuğum hangi şartlar altıda büyütüldüğünü bilinse,nefes kesen bir tarih romanı yazılırdı.Büyük bir ihtimalle cariye gebe iken sayadan çıkartılmış,çocuk saray dışında doğmuş ve büyütülmüştü.Abdülhamit,ancak tahta çıktığı zaman artık genç kızlık çağına yaklaşmış bulunan evladını kolları arasına alabilecekti.Ama Osmanlı sarayının yazılı olmayan yasalaı,kesin ve insafsızdı.Dürrüşehvar Hanım diyen anılan bu Sultan,Padişahın en büyük kızı olarak gereken saygıyı görecek sultanlara verilen tahsislerden yararlanacak,zamanla nüfuz ve itibar sahibi olacak,yinede sultan ünvanını alamayacaktı.Bu durumu değerlendiren Istanbul Halkı Dürrüşehvar hanım'a manevi evlat anlamına gelen Ahiretlik Hanım adını vermişti.Dürrüşehvar ,evlenme çağına gelince Tersane emini olarak ün yapan Selim ağa'nın oğlu Ahmet Nazif Efendi ile evlendirildi.Çoğu zaman çevrelerine güvenemeyen  padişahlar kızlaını verdikleri damatlara bağlanmışlardır.Abdülhamitde  onbeş yıl süren çok kahırlı saltanat döneminde tek yetişkin kızının  kocası Nazif efendiyi sadaret kethüdalığına  Selim Ağayı Tersane emiri ilan etti.Bu dönemede her dediği yerine getirilen Dürrüşehvar,kocası yararına önemli olaylara müdahele ediyorlardı.Bu sayede Nazif efendi ve Selim Ağa büyük servet sahibi olmuş,sonrada olmuş,çok sayıda düşman edinmişlerdi.Bu yıllarda ülke durumunun giderek bozulması  ve yaşlı padişahım yetersizliği karşısında Sadrazam  Halil Hamit Paşa genç veliaht Selimi tahta çıkarmayı tasarlamış,fakat bu planın duyulması üzerine katledilmişti.Bu olayda en çok selim ağa ve Nazif efendi etkili olmuşlardı.

Abdülhamitin ölümüyle tahta çıkan III.Selim,önce bu baba ile oğuldan öç aldı.Bir gün Tersaneye giderek çıktığı kalyona Selim Ağa'yı çağırtmış ve hemen orada başını vurdurmuştu.Şöyle bir hikaye anlatılırı.Selim Ağanın kesik  başı yerde yuvarlanarak açık ağzının dişleriyle padişahın eteğine yapışır.Hiç çocuğu olmayan Selim,güye bu olaydan çok korktuğu için kısır kalmıştır.

Bu sırada ordu ile Rusçuk'ta buluan Ahmet Nazif Efend ve kardeşi Istanbul'a getirelerek  bir süre evlerinde gözlaltına alınmış,sonra Nazif efendide idam edilmiştir.Ikbal yılları böylece sona eren Dürrüşehvar hanım ,küçük kardeşi II Mahmutun tahta çıkması üzerine yeniden saygı görecek ve bu padişahın saltanatı döneminden 1826 da ölerek Yeni Camii türbesine gömülecekti.Nazif efendiden olan iki kızı da ölümlerinden sonra Dördüncü Vakıf Han'ın karşısındaki dedeleri I.Abdülhamitin  türbesine konulacaklardı...

266 yıllık dönemde doğumu gizli tutulan ve saray dışında büyütülen ikinci çocuk,Abdülazizi'in büyük oğlu ve Meşrutiyette V.Mehmet Reşat'ın veliahdı Yusuf Izzeddin Efendidir
Tanzimat Padişahı Abdülmecit,batıdam gelen akımların etkisi ile saltanat makamında dikkati çeken bir hoşgörü yaratmıştu.Bu arada tek erkek kardeşi Abdülaziz'e  oldukça özgür bir yaşam sağlamıştı.Abdülazizin şehzadecilik dönetiminde  ve 1857 tarihide Dürnev isimli bir cariyeden bir oğlu oldu.Doğumu gizli tutulan çocuk,Eyüp'te muteber bir ailenin yanında büyütüldü.Padişah Abdülmecit ,herhalde bu çocuğun varlığını duymuş ama olumlu olumsuz tepkili gösterilmemişti.Abdülaziz 1861 de tahta çıkınca ilk iş olarak Yusuf Izzettin adını verdiği oğlunun doğumunu ve varlığını ilan etti.25 haziran 1861 günü Topkapı sarayında tahta oturan yeni padişah biat töreninden sonra Dolmabahçe Sarayı'na dönmüş ve orada ölü padişahın en büyüğü Murat Efendi olan şehzadelerini kabul etmişti.Onlara öğütler vererek '' Size sıkıntı çektirmeyeceğim,babanızın zamanında nasıl gezdimse ,sizde öylece padişag oğullarına yaraşacak suretle gezmelisiniz.Cuma günleri camiye gidip namaz kılınız.Öteki günlerde okuyup yazınız' demiştir.
Sonra henüz dört yaşında olan oğlu Yusuf Izzeddin''i getirterek onlara tanıtmış '' Buda sizdendir,Merhum efendimiz de bilirdir.Bununla ilgilenin '' diyerek şehzadelerin elini öptürmuştür.
Abdülazizin cülusundan sonra,şehzadelerin  çocuk yapma yasağı,kendiliğinden kalkacak ve Abdülmecitin genç oğulları Murat,Abdülhamit ve Reşat efendilerini ardı ardına çocular dünyaya gelecekti.Yusuf Izzeddin efendi V.Mehmet Reşatın Sultan olmasıyla Veliaht ilan edilir.Nevarki sinir bozukluğu geçirmesi  sonucu 39 yaşındayken bileklerini keserek intihar etti...

No comments:

Post a Comment