Saturday, May 9, 2020

ISPANYOL GRIBIN DEN COVID 19 A GRIP USTUNE BİR DENEME



Bugunlerde belki tarihin en buyuk salgınlarından birini yaşıyoruz.Ben bu yazıyı yazarken 39.000 ölü 800.000 vakanın olduğu büyük bir salgın yaşıyoruz.Çinden başlayan seyahatini dünyanın 196 ülkesinde sürdüren,gerçek anlamda bir katili ne kadar tanıyoruz ? Bilim adamları pek tanımıyorlar,bunu biliyoruz.Ama bildiğimiz bir şey daha varki,bu virüsün kardeşlerini insanlık tarihinde zaman zaman gördük.Bu yazımda bu gizemli düşmanızın geçmişini kaleme aldım.
Şehirlerde yaşayanların çoğu hiçbir zaman gripten çok korkmamıştır.Kuduz gibi bir katil ya da çiçek gibi şekil bozucu bir hastalıkla karşılaştırıldığında,grip,hoş bir sıkıntıdan başka bir şey gibi görünmüyordu.Grip hastalığı gerçekten de tercih edilecek  bir hastalıktı.Ne yüzün şeklini bozuyor,ne cinsel organları çürütüyor,ne bacakları sakat bırakıyordu.Genellikle insanların kapalı mekanlara doluştukları kış aylarında görünüyor,ağrılar ve sızılardan pek öteye gitmiyordu.Akciğer sorunları olan çocukları ve yaşlıları öldürse de,veba ya da koleranın yaptığı gibi mezarllıkları doldurmuyordu.
Ayrıca insan hastalıklarının affetmediği iki şeyi,ticaret ile cinsel ilişkiyi etkilemiyordu.Grip gerçekten tam da hekimin istediği ve veba kurbanlarının  ihtiyacı olan şeydi.Hem köylülerin hem de kralların burunlarını çekip şikayet edebilecekleri tanıdık ve kısa süreli bir hastalıktı.
Bu evcil hastalık 1918 baharında aniden yetişkenlere düşman kesildi ve on sekiz ay içinde on beş milyon insanın ölümüne sebep oldu.Ölümler tıp adamlarını şaşkına çevirmişti.Fransa tüm birinci dünya savası boyunca ,savaş meydanlarında 15 milyon insanını dört yılda yitirmişti ama grip bu işi çok kısa sürede yaptı.yine 1918 yılında Birleşik devletlerde Gripten ölen 550.000 kişi varken,Amerikanın tüm deniz aşırı savaşlarında ancak bu kadar insan kayıpedilmisti.Alaska da yerli köylerinin tamamı yok olurken,Hindistanda ise 12 Milyon insanın canını aldı.
Gribe yakalanan yetişkinler bir yemeği veya bir çalışma bitirdiklerinin dakikasında ölüyorlardı.Grip salgını dünya tarihinin  en yüksek ölüm oranına neden olmasına rağmen,insanlar tarih boyunca cüzzam ve veba dan daha büyük korku ile bahsederler.
Bilimadamları grip virüsünü 1933 yılına kadar keşfedememesine rağmen,grip binlerce yıldır,dünyayı dolaşmakta idi.ilk hapşırık ve öksürük salgınları kesinlikle,Insanın at,domuz  ya da ördeği evcelleştirmesiyle başladı.Bu sevgili dostlarımızın grip taşıyıcısı olduğu kanıtlanmıştır.Bir ördeğin midesi ise dünyanın en iyi çalışan bir grip virüsü üreten bir fabrikadır.
Grip salgınları şehirleşmenin geliştiği 18 ve 19 yuzyıllara kadar insanları pek etkilemiyordu.Sosyal yaşamı seven bu virüs,her zaman kalabalık ortamları sevmiş ve faaliyetini şehirlilerin düzensiz yaşam tarzına uydurmuştur.Insanlar yürüyerek,at sırtında ya da yelkenli gemilerle seyahat ettiklerinde bu virüs te onların ritminde seyahat etti.Ancak,Buharlı gemiler  ve Demiryolu ile seyahat olanakları ortaya çıkınca virüs tüm dünyaya yayılma olanağını buldu.Bugun uçak seyahatlerini tercih eden grip virüsü,Şangay da hapşırık olarak başlayıp,12 saat içinde Newyork salgın olarak inebilir.Kalabalık şehirler ve hızlı seyahat imkanları ,hem yerel hem de geniş çaplı bir salgının en sevdiği ortamdır.
Grip virüsleri,arı sürüleri gibi farklı yoğunluktaki dalgalar halinde gelirler.Hava şartlarına bağlı olarak,bir grip salgını nüfusun yüzde 25-50 sini en çok bilinen ağrılar,ateşler,titremeler ve halsizlikle birlikte kısa sürede yatağa düşürebilir.Hastalaın yüzde birinden azı ölür.Her yüzyılda,düzensiz şekilde ortaya çıkan en az üç ya da beş büyük grip salgını yaşanır.Genelde Yoksulları tercih eden diğer salgınların tersine ayrımcılık yapmaz.Herkesin sağlığından alır.Grip salgınlarının bir diğer özelliğide kısa süreli olmalarıdır.XIX yy araştırmacılarından Theophile Thompson,grip virüsünden öyle büyülenmiştirki ‘’ onun değişmezliğinden ve tutarlılığından ulusal adetlerin etkilerine üstün olan bir ihtişam ‘’ olduğuna inanmıştır.
XVIII ve XIX yüzyıllarda genelikle,insanların gripten yatağa düşmelerinde iki ay önce atlar üşütür veya huysuzlanırdı.O dönemde ‘At nezlesi ‘ diye anılan bu durum,1732,1762 ve 1779’te salgınlardan hemen önce görüldü. Bu salgınların birine tanıklık eden Ingiliz bir veteriner raporunda ‘’ Atların kötü öksürdüğünü,ateşler içinde olduklarını,bir şey yemediklerini ve uzun sürede iyileştiklerini ‘’ yazmıştı.Bir başka Veterinerde anılarında 1837 salgınında Prusya’da atlar ve sığırların ‘nezle ve romatizma ‘ olduklarını yazar.Böyle pek çok örnek vardır ve aradaki ilişki normaldir.
Otomobilin icadından önce,insanlar bir yere gitmek için atları kullanırdı ve her mahallede bir sürü atın barındığı ahırlar vardı.Günümüzde pek çok tıp tarihçisi veya virüsbilimci,Birinci Dünya Savaşı öncesindeki grip salgınlarının atlar ve insanlar arasındaki virüs değiştokuştan kaynaklandığına inanır.At,toplumdaki önemini kaybedince,virüs bayrağını domuzlar ve ördekler devraldi.
Büyük grip salgınlarının kendine özgü yapısı,virüs dehasının gerçek bir yansımasıdır.Tüm diğer virüsler gibi grip virüsleride küçük ve oldukça hareketli yaratıklardır.Herpes virüsleri küre şeklindeyken,grip virüsü,içinde kurtçuk olan dikenli,saydam bir topa benzer.Basit genetik bilgi parçacıkları olan virüsler,ancak bir hücreyi ele geçirip üremek için onun parçalarını kullanmaya başladıklarında aktif bir yaşama geçerler.Virüsler çok özel işgalcilerdir.Grip virüsleri burun ve boğazdaki hücreleri hedef alır ve insan solunum yoluna saldırır.Virüsler bakterilerin tam tersine ilaçlara karşı çok dayanklı olup,sıksıkta mutasyona uğramaktadır.Yerleştiği hücreyi öldürmeden bir virüsü yok edemezsiniz.Solunum yollarını imha etmek bile virüslerden kurtulmanın bir yolu değildirBu özellikler,grip virüsünü ve havada dolaşan binlerce kuzenini çok dayanıklı organizmalar haline getirir.
Grip virüsünün sık sık kendi kendine genetik değişiklik yapabilme yeteneği onu yenilmez kılar.Örneğin bilim adamları çok uzun zaman 1918 salgınına yol açan türü bulamadılar.Grip virüsünün dış yüzeyinde hücre hırsızı görevini yapan iki molekül vardır.Bu özel moleküller,virüsün bir hücreyi ele geçirmesi için gereken maymuncuk görevini üstlenir.Ancak,virüsün kendini her yeniden yapılandırmasında,yüzey moleküllerinin küçük bir parçası farklı şekilde kopyalanır ve zamanla moleküller düzenlemelerini bir satranç oyuncularının titizliği ile değiştirir.Yüzyıllar süren mutasyonun ardından,bağışıklık sisteminin antikorları,virüsün yeniden düzenlenen dış yüzeyini artık tanıyamaz hale gelir ve yeni bir grip virüsü ortaya çıkar.Hızlı mutasyonlar sonucunda bazı virüs türleri yok olurken bazı yeni türler ortaya çıkar.Bu nedenle ilim adamları aşı üretmek için hep bir adım geriden gelirler.
Virüslerin her beklenmedik değişiminde,hayvanlar ve insanlar toplu halde ölür.1983 te Pennsylvania’da normal olarak tavuk ciğerinde yaşayan bir virüs,proteinlerini değiştirip tavuk beyni yemeye başladı.Bu salgın tavuğun fiyatını arttırdı.17 milyon tavuğun imha edilerek,gömülmesine neden oldu.Tavuklar,çiftliklerde bir toplama kampı koşullarında yetiştirdikleri ve biere et canavarı haline getirildikleri için,mutant virüs kendisine yabani kuşlardan çok daha iyi bir yemek bulmuştu.Aslında insanlarda bu tavuklara benziyor.Hastalığı kapmayı bekliyoruz ancak hayatta kalmamız garanti değil.1918 salgının mimarida böyle mutant bir virüstü.


Grip virüsleri,mütasyon geçirmedikleri  ya da kuşları yere sermedikleri zamanlarda diğer virüslerle birleşerek genlerini yeniden düzenlerler.Genetik malzeme parçacıklarının  değiş tokuşu  genellikle ördekler,domuzlar ve insanlar bir arada yaşadıklarında olur.Çinli çiftçiler yüzyıllardır,domuzları ördek dışkısıyla,havuzlardaki balıklarıda domuz pisliğiyle besledi.Ördekler ve diğer yabani kuşlar dünyadaki grip virüslerinin çoğunu barındırırlar,ama bunları doğrudan insanlara geçirmezler.Bununla birlikte virüs,kuşların yenilebilir olan dışkılarıyla domuzlara,domuzlardan da insana bulaşabilir.Güneydoğu Asya da evcil domuzlar,üç türe ait farklı grip türlerini,yeni bir virüs turu ortaya çıkıp yeni bir salgın başlatıncaya dek,çarpıştırmak suretiyle kuş ve insan virüsleri için ‘ bir karıştırma kabı’ görevi görmüşlerdir.Çin de bugüne kadar patlak veren grip salgınları tesedüf değildir.Birçok bilimadamı,yeni bir grip türü yaratmak  niyetinde değilsek,ördeklere doğru hapşırmamamızı öneriyor.
1918 salgını ya da onun virüs türleri muhtemelen Asya da ortaya çıktı ve kısa sürede Iowa’daki bir domuz çiftliğine ulaştı.Yüzyılın başında,bu ortabatı eyaleti mısırla beslenen bir domuz fabrikasıydı ve komuşularının iki katı kadar domuz etine sahipti.Heryıl Eyll ayında yapılan domuz yarışından sonra,domuzlar gizemli bir hastalığa yakalandı.Ödül sahipleri,ahırlarına hapşırarak,öksürerek  ve arteritli sakatlar gibi yürüyerek döndü.Milyonlarca domuz hastalandı,binlercesi öldü.Kendileri de hastalanan çiftlik sahipleri böyle bir şey görmediklerini söylediler.Domuzların hastalandığı zaman,Kanadalı avcılar gribe yakalanmış geyikler buldular.Virüs,bizonlarla koyunlarıda vurdu.
Iowali bir bilim adamı ve domuzları tanıyan biri olan Richard Shope,salgından on yıl sonra domuz gribi hakkında eğlenceli bir tez ortaya attı.Shope,New Jersey deki bir lalobartuvarda,Iowa domuzlarının normal olarak Akciğerlerinde grip virüsü barındıran bir parazit kurtçuk taşıdıklarını keşfve bakteretti.Bu 1918 salgınına yolaçan tür değildi( o sonsuza kadar yok olmuştu )ama grip olduğu kesindi.Akciğer kurtçuğunun ve virüsün yaşam döngüleri öyle bir tarzda işliyorduki,grup virüsü,ilkbaharda kurtçuklarda kuluçkaya yatıyor,sonbaharda  da domuzun solunum sisteminde ortaya çıkıyordu.Domuzlar,normalde zararsız bir parazit olan ,ama zatüreeye yol açabilen  Pfeiffer basilini de büyük miktarda barındıyorlardı.Bu Üç parazitin domuzda bir arada bulunması,hastalık üretecekleri anlamına gelmiyordu.Shope,virüsün bir ateşlemeye gerek duyduğunu düşündü ve hayvanların üzerine kovalarca soğuk su döktü,tıpkı Iowa’nın sonbahar yağmurları  gibi.Shope’un domuzları birden burunlarını çekmeye,zayıflamaya,hatta ölmeye başladı.Shope,Salgının bir Amerikan domuz çiftliğinde başladığı sonucuna vardı;bu hastalığın domuz gribi olarak adlandırılmasını açıklıyordu.Ancak,bugün birçok virüs uzmanı hastalığın domuzlara insandan bulaştığını düşünüyordu.Yine de Shope bir konuda haklıydı: 1918 gribi,bir virüs  ve bakteri kokteliydi.
İlk salgın dalgası,Amerikalıları ilkbahar ve yaz boyunca  baş ağrıları  ve ateşler içinde bıraktı.Tek habercisi zaatüreden ölne gençlerdi.Birçok grip salgının U şeklinde bir ölüm grafiği vardır.Gribin tükettiği  gençler ve yaşlılar,Pfeiffer gibi bakteryel  zatürre türleriyle mücadele güçlerini kaybedip ölürler.Ancak 1918 yazında gribin grafiği uğursuzca değişerek başka bir harfe benzedi: W.Çok daha fazla sayıda sağlıklı genç zattürreye  yakalanıp  ruhlarını teslim etti.Doktorlar,ölümlerdeki bu artışı sonbahara kadar fark  edemedi.Onlar fark edene kadar da Amerikalı Askerler  grini savaş yorgunu Avrupa’ya taşımıştı bile.Öksüren Almanlar salgına ‘’ Blitz Katarrh’’ derken ateşler içindeki Ingiliz adkerleri ‘’ Flanders Gribi ‘’adını verdi.Amerikalı Askerler ona ‘ Ispanyol gribi ‘ ya da ‘ Ispanyol kadını ‘ diyerek karışıklığı artırdı.Tarafsız bir güç olan Ispanya,savaş sırasında haberlere sansür koymadı;yarım milyon Ispanyol’u öldürecek olan grip çoktan manşetlerdeydi.
İlk salgın dalgası Japonya’yı ‘’ Güresçi Ateşi ‘ adıyla vurduktan sonra,salgının ikinci ve en öldürücü dalgası Boston dışındaki Devens kampını vurdu.35000 kişi için tasarlanmış olan askeri kışlada 45bin kişi barındırıyordu.Gribin ilk vakası Eylülün birinci günü görüldü ve on sekizine kadar vaka sayısı 6674e fırladı.Hepsi son derece  sağlam olan askerlerin çoğu,mosmor kesildi,burunları kanadı ve 48 saat içinde nefes almaya çalışarak öldüler.Bir doktor,bunun,gördüğü zatürre türleri içinde en vahşisi olduğunu söyledi ve yüzleri kaplayan ‘maun renkli lekeler ‘ nedeniyle ‘ siyahların beyazlardan ayırmanın güç  olduğunu’ bildirdi.Bir hafta içinde 8bin hasta 2 bin yatak kapasiteli bir hastahaneyi doldurdu.Bitkin düşen hemşireler,şefhat,bir battaniye ve yemek dışında bir şey veremedi.Bir gün içinde doksan kişi öldüğünde askeri doktorlar ölülerin göğüslerini açtılar ve solunum  organından çok ‘ kırmızı kuşüzümğ jölesine’ benzeyen akciğerlerini gördüler.Sağlıklı bir akciğer suda yüzebilirken,gripli olanlar kurşun gibi dibe  çöküyordu.Doktorlardan biri bunun ‘’ yeni bir enfeksiyon türü olması gerektiği’ sonucuna vardı.
Askeri doktor kısmen haklıydı.Yirmi ile otuz yaş arasındakileri seçen grip türü gerçekten de yeniyid.Ancak zatürreye neden olan strepkok ve Pfeiffer basili gibi bakteri enfeksiyonları eski ve tecrübeli mikroplardı.Salgının tek yeniliği,Iowa nın domuzlarında olduğu gibi aralarında ittifak kuran grip virüsü ile çeşitli bakterilerin birlikte boksörler gibi dövüşmekteydi.Virüs ilk sert darbesini ,sağlıklı yetişkinlerde akciğerlere sıvı dolmasına yol açabilecek şiddette bir hiper bağışıklık tepkisi oluşturarak gerçekleştirdi.
1918 domuz türüyle hiç karşılamamış olan yetişkin bağışıklık sistemi gereğinden fazla tepki vermişti.Bütün bu iltihap ve su,ortalıkta dolanan bakterilere akciğerleri eriten enfeksiyonlarla ölümcül darbeyi vurma fırsatı verdi.Kalabalık barakalar,kokuşmuş siperler ve asker taşıyan havasız gemiler,askerlerin menenjit ve stafilokoktan kaçamamasını garanti ediyordu.1918 de penisilin de yoktu.Ekim ayının sonunda,ABD askerlerinin beşte biri gribe yakalanmıştı.
Salgın,Amerikan şehirlerine girdiğinde,yeni bir kumar salgını gibi yayıldı ve sonra aniden tüm sosyal hizmetleri ölümlerin ağırlığı altında çökertti.Grip,Philadelphia’da santral çalışanlarının çoğunu safdışı bırakarak  telefon görüşmelerine son verdi.Beş yüzden fazla polisin yatağa düşmesiyle sokaklar derviyesiz kalır.İtfaiyeciler ve çöpçülede iş başı yapamadılar.Gribin annesi ve babasını öldürdüğü çocuklar yetim kaldı.Ölüler,gribin cenaze arabaları olarak çalışan taksiler onları alıp götürene kadara yemek masaları üzerinde günlerce bekledi.Yanlızca bir hafta içinde ,gripten ölenlerin sayısı beşbini buldu,mezar kazıcıları cesetleri bir ayda gömemedi.
Katil gribe eşlik eden karmaşa ve üzüntü,Amerika’nın büyk şehirlerini etkisi altına aldı.Chicago’da gribin çıldırttığı bir ana hastalığın çaresini bulduğunu açıkladı ve çocuklarının boğazını kesti.Katolik rahibeler salgının parçaladığı o kadar çok Bostonlu aile gördülerki,olağandışı olayları alışmışlıkla anlattılar ‘’ Evet,Anne ölmüş,iki odada dört hasta çocuk var,baba kayınvalidesiyle kavga ediyor ve onun kafasına bir sürahi atıyor ‘’
Grip dünyayı dolaştıkça ardında ani ölümlerden oluşan bir iz biraktı.Hindistan,grip yüzünden nüfusunun yüzde 4 ünü kaybetti.Bu Hint ulusunun karşılaştığı en buyuk salgındı.Salgından iki ay sonra  Orta Afrika ya gidenler üç yada dörtyüz aileden oluşan köylülerin ‘ tamamen yok olduğunu ,evlerin gömülmeyen ölülerien üzerine çöktüğünü gördüler.Ölüm oranı Güney denizlerinde yüzde 20 lere,Alaska yerlileri arasında yüzde 8 lere ulaştı.Tahiti de o kadar çok insan öldüki,kamyonlar gece gündü ‘ caddelerde dolanıp sürekli yanan ateşlere cesetler taşıdılar ‘’
Doktorlaron ve hemşirelin hayatta kalanlara şefkat göstermek ve yemek vermek dışında yapabileceği fazla bir şey olmadığından,halk İspanyol kadınının durdurmak için sıradan çarelere başvurdu.Bazı yetkililer toplantı yasağı getirirken,ulaşım işçiler otobüsleri dezenfekte ettiler.Arizona’da küçük bir kasabada el sıkışmak suç kabul edildi.ABD ordusu askerlerini her sabah sirke ve suyla gargara yapmaya zorlado;askerler aralarında yirmi metre mesafe bırakarak  tatbikat yaptılar.Birçok yerde,insanlar sebzelerin gribi yenmesinden medet umdu; kimileri ayak bileklerine hıyar bağladı,kimileriyse ceplerine patatesler koydu.Oregonlu bir anne dört yaşındaki kızını boynuna  kadar soğana gömdü.Daha bilimsel düşünenler,ayakkabılarının içine sülfür koydular.
Gribe karşı en yaygın koruma biçimi beyaz pamuk maskeydi.Bu kısa süre için günümüzün prezervatif dükkanları kadar yaygın hale geldi.Bazı şehirlerde maske bir zorunluluk oldu.Insanların maske takmadığı başlıca yerler evler ve yemek yedikleri sırada lokantalardı.Salgının başlarında maske o kadar çekiciydi ki tedbirli yeni evliler cinsel ilişki sırasında bile başlarına tüy giydiler.Oy verenler sandıklara steril banka soyguncuları gibi gittiler;San Francisco da sorumlu yurttaşlar savaşın sona ermesini kutladılar.Ama Grip modasından bir ay sonra,maske unutuldu.Özgürlük yanlıları ve sigara içenler sonunda bir maske aleyhtarları birliği oluşturduklarında,polis binlerce maske ihlalcesini tutukladı.Maskelerin şehirdeki ölüm oranını düşük tutup tutmadığı hiçbir zaman bilinmeyecektir.Bununla birlikte,maskeler,difeti,kızamık ve boğmaca hastalarında ciddi bir düşüş sağladı.Gribin San Francisco daki vur kaç saldırısında şehir 50 bin grip vakasıyla uğraşmak zorunda kaldı ve 3500 ölü gömdü.
1919 nisanında gelindiğinde ,üçüncü grip dalgası da doruk noktasına ulaşmış ve salgın geçmişti.Bu arada Versaille Antlaşması imzalandı.Bilim insanları,mikrop avcılığı ve virüsleri gözaltında tutacak sistemler için fonlar oluşturulmasını talep ederken,sıradan yurttaşlar salgının verdiği zarar unutuldu.Savaştan sonra yazarlar gribin kısa dramını görmezden geldiler ve tarihçiler onun yarattığı ölümleri es geçtiler.Salgın tarihçisi Alfred Crosby ‘’korku ve merak konusundakş bu eksikliği…insan hafızasının özelliklerinden biri ‘’ olarak niteledi.Ama insanların grip karsısındaki bu ilgisizliği,belkide virüsün,uygarlığın bir parçası haline geldiğini gösteriyordu.Gribin modern kişiliği onu kabul edilebilir,basit bir olay haline getirdi.Çabuk ve kolay ölüm bir XX yüzyıl idealiydi,tanıdık ve hızlı gripte bu beklentiyi gerçekleştirdi.
Grip bir türün yanlızca ABD de 70 bin insanı öldürdüğü 1957 yılına kadar ortalıkta pek görünmedi.1976 da öldürücü salgın gerçekleşmedi ve 1989 da İtalya da ortaya çıkan,potansiyel olarak ölümcül bir tür dünyaya yayılmayı reddetti.Newyork Top Kolejinde araştırmacı olan ,dünyanın önde gelen grip otoritelerinden Edwin Kilborne,1957 salgınından daha kötü ve 1918 salgını kadar korkunç olmayan yeni bir salgın bekliyordu.Gribe eşlik eden parazit bakterilerin çoğunu antibiyotiklere  direnç kazandiği düşünülürse,Kilborne ‘’ 1957 dekinden daha zayıf durumda ‘’ olduğumuzu söylemekte  haklı olduğunu bugun anladık.
Kilborne ve diğer uzmanlar bugunu görmüştü,bir sonraki salgının Çin’deki bir ördek havuzunda başlayacağını söylerken gerçeği görmüşlerdi.Latin Amerika ve Hindistan gibi ülkelerin bu tür bir salgında cok zayıf tibbi organizasyonlara sahip olduklarını ve yakında izlenmeleri gerektiğini hep söylediler.Çin,virüsleri teşvik edecek tarım politikaları izlediği için sıcak bölge olarak kabul ediliyor.Çin’deki bir çok çiftlikte önemli bir Grip virüsü deposu olan ördekler ve yabani su kuşları sağlam bir grup taşıyıcısı olan domuzlarla özgürce oynaşıyor.Ördeklerin,domuzların ve köylülerin yakın ilişkisi,başka türlere sıçraması ve insanların bilmediği bir biçimde yeniden örgütlenmesi için grip virüsüne sonsuz fırsatlar sunuyor.Böylesi,ekoloji gerçekler ışığında ,gribin imkanlarını tüketmediğini gördük
Gene Çinin tarım politikaları ve yeme alışkanlıkları,buna karşın ekonomik olarak dünyaya yayılılmaları sonucu bu yazıyı yazdım sırada dünyada,800.000 vaka ve 39.000 ölü vardı.Bu salgının tek sorumlusu Çin halki ve Çin hükümetidir.Ölen her insanın sorumlusu çin halkının yeme alışkanlıkları ile Çin devletinin belkide buna odaklı organizasyonudur.Bu salgını ve yaralarını kapattıktan sonra,Çin de bu virüsün bir daha çıkmaması ve dünyaya yayılmaması için birşeyler yapmamız gerekmektedir.Bu dünyada beraber yaşıyorsak ,herkes birbirini kollamak zorundadır.Dilerim bu salgın bir an evvel son bulur ve insanlık mutlu günler görür….